5
SİYAH KÖPEĞİN ANLATTIKLARI
YA DA
NAR RESMİ ÖNÜNDE
YAŞANMIŞ YILLAR
ALLEGRO MODERATO
(1)
İt olmanın yüce sanatına varmış olanları vardır köpeklerin; kendilerini
belli ederler, bakışları, algılamaları ve yalvarışlarıyla. Severken "it"
diyesi gelir insanların.
Sahipleri hiç açık vermezler itliklerini ve onlar, gizli, sessiz, sakin
zamanları seçerler "itleşmek" için.
(2)
"Blacky gel yavrum!". Bitıls'ı Türkçe'de dinlemek isteyen sesler, siyah
köpekleri bir başka dilde çağırırlar. Aynen onları sevdikleri
gibi, insanları da bir başka biçimde mi seviyorlar?
Bir ikilem midir yaşanan? Yani NAR'ın içi-dışı gibi garip
bir ayrım mı vardır sevmek işinde de ?
NAR'ı sorulara bağlamaktansa siyah köpeğin anlattıklarını dinleyelim
ve dinelim:
Andante Moderato
(3)
Bir evde siz,
hiç yalnız kaldınız mı?
Kapı çalınınca
yılışmak,
sesler yaratmak
zorunda kaldınız mı?
NAR resminin önünde
yıllarca siyah / beyaz
yaşadınız mı?
Ben sizden farklıyım,
bunu artık ayrımsayın!
Ben "siyah köpek",
"siyahçık"
" kara it", "siyahî", "mini
kıvır kara" olmamak
için çok savaştım.
Böyle "başka " olabildim.
Sunulanı yememekle
yedirtmekle kendime
seçilebildim.
Hep bana "hoşçakal
görüşürüz!",
denildi. Hiç;
"eyvallah abiler!"
diyemedim.
Ve ancak keyifleri
olunca
oynaştılar, sevdiler;
tadlarını hiç ben
veremedim.
İyisi mi, siz boş verin
Benimle uğraşmayı.
Ben hep karşıladım
Beyler,
Hiç karşılanmadım...